En son yazımdan bu yana 10 günden fazla olmuş. Bu hiç yeni çalışma yapmadığım anlamına gelmez ama 😀 Hatta bilakis bir sürü çalışma yaptım, ama hiç birini yayınlayacak fırsat bulamadım. Ha bugün ha yarın derken zaman geçmiş farkında olmadan.
Hepsi de çok keyifli oldu. Bu tür dökümler yapmanın en iyi yanı yaparken yeni şeyler öğrenmem. İki tane özel istek geldi. İkisini de büyük heyecan ve keyifle yaptım. İkisi de farklı teknik türlerindendi.
İlki epoksiye resim gömerek bir kompozisyon çıkarmaktı. Resimleri yerleştirmek için yeni teknikler öğrendim. Artık her resmi yerleştirebilirim. Bu da eğer resimli bir uygulama ile ilgili özel bir istek gelirse hiç sorun olmadan istenilen şeyi yapabileceğim anlamına geliyor. Hatta bu çalışmadan edindiğim tecrübe ile ilave farklı dökümler de yaptım.
Anneannemin, babaannemin, annemin ve kayınvalidemin (kısaca hayatımda anne yerine koyabileceğim insanların) inançları güçlü idi. Mesela babaannem 5 vakit namazını kılardı, anneannem ezan okunduğu zaman hemen oturmasına vs bir çeki düzen verirdi. Kayınvalidem her sabah hepimize dua ederdi. Annem de hepimize dua eder ve her önemli olay için (sınav vs gibi) dualarını eksik etmezdi. Annem hala da öyledir. Diğerleri şimdi ışıklarda yürüyorlar. Haliyle ister istemez bazı şeyler bir şekilde bana da bulaşmış 🙂 Ben onlar gibi öyle çok dua filan bilmem, ama benim de kendime göre bir takım inançlarım var tabii. Bütün bunların etkisiyle midir bilmem, bu resimli çalışmalardan aşağıdaki gibi bir şeyler yaptım.


Gelibolu’dan sevgili komşum duvarına asacağı bir deniz çalışması istedi. Onun oradan gelirken bana getirdiği Gelibolu kumundan ve kabuklarından bir çalışma yaptım.

Bir de feather tekniği ile -bu petriden biraz farklı- çılgın kolye uçları ve küpeler yaptım.




